FUTBOLA KEYİF “KATAR” MI?

2022 FIFA Dünya Kupası başladı. Tüm olumsuzluklara rağmen gezegenin en iyi futbolcuları ilk kez bir Arap ülkesinde gerçekleşen turnuvada yerlerini aldı. Büyük bir sürpriz olmazsa Güney Amerika ya da Avrupa’nın güçlü temsilcilerinden biri kupanın sahibi olacak. Dünyanın en iyi iki oyuncusu olarak kabul edilen Arjantinli Messi ile Portekizli Ronaldo muhtemelen kariyerlerinde son kez Dünya Kupası sahnesindeler.

Mithat KORAY

Futbolun en büyük şöleni olarak kabul edilen Dünya Kupası başladı. Ancak 2022’de Katar’ın ev sahipliğini üstlendiği organizasyon, bugüne kadar düzenlenen turnuvalar içinde hayli farklı bir konumda. Bunun ilk sebebi Dünya Kupası’nın Katar’a verildiği 2010’dan bu yana devam eden yolsuzluk ve rüşvet suçlamaları. 12 yıl önce yapılan ve 2022 Dünya Kupası’nın yanı sıra 2018’de Rusya’da düzenlenen organizasyonun ev sahibinin de belirlendiği oylamaların kirli olduğu, futbol dünyasının büyük bir kısmının görüşü. Bu süreçte açılan soruşturmalar net bir sonuca varamasa da dünya futbolunun çatı örgütü FIFA, inandırıcılığını, güvenilirliğini tamamen yitirmiş durumda.  Kupanın başlamasına çok kısa bir zaman kala Netflix’te yayına giren FIFA’nın İç Yüzü bu konulara değinen bir yapım. Daha derinlemesine bilgi sahibi olmak isteyenlere o belgeseli önererek yola devam edelim.

Katar 2022’ye mesafeli bakılmasının gerekçelerinden biri de ülkedeki iklim şartları nedeniyle turnuvanın kuzey yarımkürede ilk kez sonbahar mevsiminde düzenlenecek olması. Önemli liglerin tatilde olduğu yaz aylarında yapılması gelenek olan Dünya Kupası, bu kez liglere ara verilerek oynanacak. Bunun turnuvadaki futbol kalitesi üzerindeki etkilerini kısa zamanda gözlemleme şansı bulacağız.

Katar’ın Müslüman bir ülke olması ve buna bağlı olarak başta içki yasakları olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinden gelen taraftarlara sorun çıkarabilecek kurallar, 2022 Dünya Kupası’nın keyfini kaçıracak unsurlar arasında gösteriliyor. Ülkeye misafir olacak LGBT futbol seyircilerinin yaşaması muhtemel problemler de konunun bir parçası.

Bunlardan daha da can sıkıcı olanı ise göçmen işçilerin yaşadıkları. Farklı kaynaklardan derlenen verilere göre, FIFA Dünya Kupası için yapılan stadyum ve tesis inşaatları sırasında büyük çoğunluğu Hindistan, Nepal, Pakistan, Bangladeş ve Sri Lanka’dan gelen 6 bin 500’den fazla göçmen işçi hayatını kaybetti. İnsan ve işçi hakları grubu Equidem’in “Eğer şikayet edersek, kovuluruz” başlıklı son raporuna göre de, Katar’daki stadyumların inşaatında çalışan göçmen işçiler, “sistematik bir şekilde” işçi hakları ihlaline uğradı. İnşa edilen tesislerde bulunan ve iklim krizini daha da hızlandıran dev klimalar da tartışma mevzusu.

Tüm bunlar sıralanınca 2022 Katar, ne yazık ki çok büyük bir keyif vaat etmiyor. Nitekim turnuvaya sırt çevirenlerin sayısı hiç de az değil. Almanya’da birçok karşılaşmada Dünya Kupası’na boykot çağrısı içeren pankartlar açıldı. Fransa’da maçlar için dev ekranlardan yayın yapılmayacağı bildirildi. Futbol dünyasının renkli figürü Eric Cantona, “Katar’da stadyum inşaatında çalışan insanlara kötü davranıldı ve binlerce insan öldü. Para, bu devirde her şeyin gerçekleşmesini sağlıyor ama ben, 2022 Dünya Kupası’nı izlemeyeceğim.” ifadelerini kullandı. Protestolardan belki de en ilginci Danimarka’dan geldi. Her zaman göz alıcı formaları tercih eden Vikingler, Katar’daki insan hakları ihlalleri sebebiyle turnuvada fazla görünür olmak istemediklerini belirterek sadeleştirilmiş forma tasarımlarını tercih etti.

Aslında Dünya Kupası ve protesto kelimeleri ilk kez yan yana gelmiyor. 1978’de askeri rejimin yönetimindeki Arjantin’in ev sahipliği yaptığı organizasyon da hayli tepki toplamıştı. Turnuvanın başka bir ülkeye alınması için girişimlerde bulunulmuş, boykot çağrıları yapılmış ancak FIFA, kararından vazgeçmeyince kupa, Korgeneral Rafael Videla’nın cuntasının acımasız ellerinde bulunan Arjantin’de düzenlenmişti. Binlerce insanın ölümünden sorumlu rejim de organizasyonu bir propaganda gösterisine dönüştürmüştü. İddialara göre ülkedeki kirlilik saha içine de yansımış doping ve anlaşmalı maçlar kupayı Arjantin’e kazandırmıştı. İşin ilginci ev sahibi ülkenin başında rejime muhalif bir isim olan Menotti’nin bulunmasıydı. O ve öğrencileri bu kupayı cuntayı sevindirmek mi halkı sevindirmek mi ikilemiyle geçirdi.

Arjantinli Messi ile Portekizli Ronaldo muhtemelen kariyerlerinde son kez Dünya Kupası sahnesindeler.

Yeniden Katar 2022’ye dönersek… Tüm olumsuzluklara rağmen gezegenin en iyi futbolcuları ilk kez bir Arap ülkesinde gerçekleşen turnuvada yerlerini alıyor. Büyük bir sürpriz olmazsa Güney Amerika ya da Avrupa’nın güçlü temsilcilerinden biri kupanın sahibi olacak. Dünyanın en iyi iki oyuncusu olarak kabul edilen Arjantinli Messi ile Portekizli Ronaldo muhtemelen kariyerlerinde son kez Dünya Kupası sahnesindeler. İkisi de daha önce tatmadıkları şampiyonlukla final yapmak arzusunda. Turnuva son kez 32 takımla düzenleniyor. 2026’dan itibaren finallerde 48 takım mücadele edecek. 2022 Katar’da daha önce Dünya Kupası şampiyonluğu yaşamış 8 ülkeden sadece İtalya yer almıyor. Kupa tarihinde dört kez ev sahibi kıta dışından takımlar zafere ulaştı. 1958 İsveç’te Brezilya, 2002 Japonya ve Güney Kore ortaklığındaki turnuvada yine Brezilya, 2010 Güney Afrika’da İspanya, 2014 Brezilya’da ise Almanya şampiyonluk ipini göğüsledi. 2022 Katar’da da kupanın konuk bir kıta ülkesi tarafından kazanılması büyük olasılık.

Ülkeye misafir olacak LGBT futbol seyircilerinin yaşaması muhtemel problemler de konunun bir parçası.

2022 Dünya Kupası’nda grup maçları 2 Aralık’ta sona eriyor. 3-6 Aralık tarihleri arasında 2. tur karşılaşmaları yapılacak. 9-10 Aralık tarihlerinde çeyrek finaller, 13-14 Aralık tarihlerinde yarı finaller oynanacak. 17 Aralık’ta üçüncülük maçı, 18 Aralık’ta ise final var.

Dünya Kupası ne yazık ki eski tadında değil. Bunun belki de en önemli nedeni yeni futbol kültürlerini keşfetme keyfinin kalmaması. Geçmişte Afrika’nın, Asya’nın hatta Güney Amerika’nın yıldızlarıyla bu turnuva sayesinde tanışılırdı. Kupayı cazip kılan en önemli unsur da belki buydu. Ayrıca finallerde yer alan takım sayısı daha azdı ve daha rafine ekipler bu şölende yer alabiliyordu. Oysa artık her ülkenin yıldızları Avrupa’nın büyük liglerinde top koşturuyor ve her hafta televizyonlarda arz-ı endam ediyor. FIFA’nın bitmek bilmeyen para hırsı sebebiyle, katılan ülke sayısı 32’ye dek yükseldi, artmaya da devam edecek. Tüm bunlara ve 2022 Katar’a has sorunlara karşın kupa yine bir ay boyunca dünya gündemini meşgul edecek. Ancak bunun skandallarla mı yoksa futbolun güzellikleriyle mi olacağını zaman gösterecek.

Dünya Kupası ve Türkiye

Türkiye, tarihinde iki kez Dünya Kupası finallerinde yer aldı. Aslında Suriye’yi eleyerek 1950’de Brezilya’da yapılan turnuvaya da katılma hakkı elde edilmiş ama mesafenin uzaklığı ve yüksek masraflar nedeniyle gidilememişti. 1954’te İsviçre’de düzenlenen organizasyona, üç maç sonunda İspanya’yı eleyerek bilet alan Türkiye, dönemin garip statüsü gereği finallerde iki kez Batı Almanya ile oynadı ve bu karşılaşmaları kaybetti. Güney Kore karşısında ise Dünya Kupası tarihindeki ilk galibiyetimiz alındı. Avusturya’yı eleyerek 2002’de Japonya ve Güney Kore’nin ortaklaşa düzenlediği turnuvaya katılan Milli Takım, üçüncü olarak büyük bir başarıya imza attı.

 

Tanıdık isimler

2022 Dünya Kupası’nda Türkiye yok belki ama ülkemizde futbol oynayan birçok isim turnuvada boy gösterecek. Galatasaray’dan Muslera ile Torreira (Uruguay), Nelsson (Danimarka), Mertens (Belçika), Fenerbahçe’den Batshuayi (Belçika), Valencia (Ekvador), Beşiktaş’tan Saiss (Fas), Trabzonspor’dan Maxi Gomez (Uruguay), ülkemizdeki futbolseverlerin dikkatle takip edeceği isimler olacak.

Kupa tarihinde memleketimize gelen yabancılardan iz bırakmış isimler var. Dünya Kupası’nda şampiyonluk yaşayan üç teknik direktör, ülkemizde takım çalıştırdı. Dünya Kupası’nda şampiyonluk yaşayıp Türkiye’de futbol oynayan isimler arasında ilk akla gelenler Brezilyalılar. 1994’te kurtardığı penaltılarla Sambacıları zafere taşıyan Claudio Taffarel, 3 sezon Galatasaray’ın file bekçiliğini yaptı. 2002 Dünya Kupası’nın şampiyonu Brezilya’dan ise Roberto Carlos Fenerbahçe’de, Kleberson ve Ricardinho ise Beşiktaş’ta oynadı. Aynı kupada Almanya’nın yedek file bekçisi olan Raimond Aumann ise Beşiktaş’ın kalesini korudu. 2018’in şampiyonu Fransa’nın futbolcularından Adil Rami Fenerbahçe’de, Steven Nzonzi ise Galatasaray’da oynadı.

Türkiye’ye gelen yabancı futbolcular içinde Dünya Kupası’nda gol kralı olanlar İstanbulspor’da oynayan Sovyet Oleg Salenko ve Galatasaray’ın eski oyuncusu Hollandalı Wesley Sneijder.

DÜNYA KUPASI ŞAMPİYONLARI

Tarih                Ev sahibi           Kazanan

1930                Uruguay           Uruguay

1934                İtalya    İtalya

1938                Fransa  İtalya

1950                Brezilya Uruguay

1954                İsviçre  Batı Almanya

1958                İsveç    Brezilya

1962                Şili       Brezilya

1966                İngiltere           İngiltere

1970                Meksika           Brezilya

1974                Batı Almanya    Batı Almanya

1978                Arjantin            Arjantin

1982                İspanya İtalya

1986                Meksika           Arjantin

1990                İtalya    Batı Almanya

1994                ABD     Brezilya

1998                Fransa  Fransa

2002                Japonya & Güney Kore  Brezilya

2006                Almanya           İtalya

2010               Güney Afrika    İspanya

2014                Brezilya Almanya

2018                Rusya   Fransa

Bir cevap yazın