Dünyanın tek engelli kadın ralli pilotu Kübra Denizci Keskin: “Umut için bir alan yaratın”

2004 yılında, henüz çok gençken geçirdiği bir kazayla omurilik yaralanması yaşadı ve hayatı bir anda değişti. Uzun bir rehabilitasyon sürecinin ardından eğitimine devam etti; Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler okudu, ardından Bilgi Üniversitesi’nde MBA yaptı ve Üsküdar Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nü bitirdi. Ancak herkes Kübra Denizci Keskin’i çocukluk hayalini gerçekleştirdiğinde tanıdı. O şimdi dünyanın tek engelli kadın ralli pilotu olarak Avrupa Ralli Şampiyonası’nda ülkemizi temsil ediyor.

MELİS ÇALAPKULU

Kübra Hanım, insan sizin hikayenizi en genel hatlarıyla bile dinlediğinde müthiş bir hayranlık duyuyor, hayata olan inancı artıyor. Sizi takip edenlerin üzerinde hep böyle olumlu etki yaratır mısınız? Böyle örnekler var mı?

Evet, bunu çok sık yaşıyorum ve bu benim için büyük bir sorumluluk. İnsanlar “Sizi görünce ayağa kalkıyorum”, “Siz dönüştükçe ben de güçleniyorum” diye mesajlar gönderiyor. Bir gün bir kadın, tekerlekli sandalyemle ralli aracına bindiğim videomu izlemiş ve şöyle yazmıştı: “Altı aydır ertelediğim fizik tedaviye bugün yeniden başladım. Çünkü artık hiçbir bahanem kalmadığını bana siz gösterdiniz.”

Bu tür geri dönüşler, yaptığım her şeyin sadece benim için değil, birçok kişi için anlam taşıdığını hatırlatıyor.

Hikayenizi bir de okurlarımız için anlatır mısınız? Bugüne dek hayatta neler yaptınız?

2004 yılında, genç yaşta geçirdiğim bir kazayla omurilik yaralanması yaşadım ve hayatım bir anda değişti. Uzun bir hastane ve rehabilitasyon sürecinin ardından eğitimime devam ettim. Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler, ardından Bilgi Üniversitesi’nde MBA ve Üsküdar Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nü bitirdim. Klinik psikoloji yüksek lisansımı da tamamladım.

Bir yandan psikolog olarak çalışırken, içimde hep yaşayan o çocukluk hayaline geri döndüm: Direksiyon başına geçmek… 2022’de lisansımı aldım, 2023’te Türkiye Tırmanma Şampiyonası’nda kadınlar kategorisinde birincilik elde ettim. 2024’te ise FIA tarafından dünyanın tek engelli kadın ralli pilotu olarak duyuruldum ve Avrupa Ralli Şampiyonası’nda yarışmaya başladım. Aynı zamanda FIA Disability & Accessibility Commission’da görev alıyorum.

Bugün psikoloji, spor, sosyal sorumluluk projeleri, danışmanlık ve konuşmacılık gibi pek çok alanda hem üreten hem de öğrendiklerini paylaşan biri olarak hayatımı sürüyorum.

Kaza öncesinde de böyle aktif bir insan mıydınız, yoksa kaza hayata bakışınızı değiştirdi mi? Daha doğrusu sizde genel olarak neleri değiştirdi?

Evet, her zaman hareketli, enerjik ve özgürlüğüne düşkün biriydim. Fakat kaza bana insanın içindeki gücü keşfetmeyi öğretti. Hayata bakışımı tamamen değiştirdi. Artık “Neden ben?” yerine “Bu yaşadığım şey beni nereye götürebilir? Hayatımı nasıl büyütebilir?” diye soruyorum. Engeli bir sınır değil, yeniden şekillendirme fırsatı olarak görüyorum. Bu bakış açısı hayatımın her alanını daha üretken, daha anlamlı kıldı.

Rallici olmak çocukluk hayalinizmiş. Ve başardınız. Nasıl hissediyorsunuz yarışırken, biraz anlatabilir misiniz bize o duyguyu?

Yarışırken kendimi en çok “ben” hissediyorum. Direksiyonun başına geçtiğim anda engeller, yargılar, sınırlar tamamen yok oluyor. Sadece ben, yol ve hız kalıyor.

Ralli benim için bir yarıştan fazlası: Bir özgürlük alanı, bir başkaldırı ve kendini gerçekleştirme hikâyesi. Avrupa’da start aldığımda, aracın üzerinde Türkiye bayrağını görmek ve dünyanın en zorlu etaplarında mücadele etmek tarif edilemez bir duygu.

Başka ilgi alanlarınız, hobileriniz var mı?

Psikoloji ve motor sporları dışında, astrolojiyle uzun yıllardır ilgileniyorum ve doğum haritası analizleri yapıyorum. Yüzmek beni özgürleştiriyor; su benim için bir meditasyon alanı.

Seyahat etmeyi çok seviyorum, özellikle eşimle yaptığımız yol seyahatleri bizim için hem bir hobi hem de bir ritüel.

Bunun dışında “engelsiz karavan” projemle Türkiye’yi dolaşmayı ve bu yolculuğu çeşitli içeriklerle paylaşmayı planlıyorum.

Bir psikolog olarak, toplumca geçtiğimiz bu zor günlerde, bireyler olarak psikolojimizi sağlam tutmamız için bize önerileriniz olur mu?

İlk önerim: Kendinize karşı merhametli olun. Sürekli güçlü olmaya çalışmak bazen insanı daha da yoruyor. Duygulara alan açmak çok önemli.

İkinci önerim: Destek ağınızı canlı tutun. Güvenilir ilişkiler, ruh sağlığını koruyan en güçlü faktörlerden biri.

Üçüncüsü: Günlük küçük ritüeller yaratın. On dakikalık bir nefes egzersizi, kısa bir yürüyüş ya da meditasyon bile zihni toparlıyor.

Ve elbette: Umut için bir alan yaratın. Bazen küçük bir hedef bile insanı hayatta tutar.

Eşinizle tanışma, aşık olma ve evlenme süreciniz nasıldı? Günlük yaşamınız nasıl geçer? Sakıncası yoksa biraz bahseder misiniz özel hayatınızdan?

Eşimle motor sporları vesilesiyle tanıştık. Onun desteği ve mentorluğu benim ralli pilotu olmamda çok büyük rol oynadı. Ardından hayatlarımız birleşti ve evlendik.

Günlük hayatımız oldukça hareketli. Hem belediyede çalışıyoruz hem yarışıyoruz hem de yoğun bir spor temposu içindeyiz. Ama evde birbirimizi çok iyi dengeleyen, birbirimizden güç alan bir düzenimiz var.


Sizin için ‘engel tanımayan’ diyorlar. Bugüne kadar yaşadığınız en büyük zorluk neydi?

Hayatta birçok zorlukla karşılaştım. Kaza sonrası yeniden hayata tutunmak, eğitimime ve işime geri dönmek, ralli gibi fiziksel olarak zor bir sporda yer almak… Her aşamada engelleri tek tek kaldırmam gerekti.

Ama en büyük zorluk; insanların zihnindeki kabulleri değiştirmekti. Bugün geldiğim noktada bunun mümkün olduğunu görmek, tüm çabaların en büyük karşılığı.

Yakın ve uzak vadeli hedefleriniz neler?

Kısa vadede Avrupa Ralli Şampiyonası’nda daha fazla yarışta Türkiye’yi temsil etmek istiyorum. Orta vadede “Rally Taxi” projesiyle engelli arkadaşlarımı ralli aracıyla tanıştırmak, motor sporlarında erişilebilirliği artırmak hedefim.

Uzun vadede ise uluslararası arenada tam sezon yarışacağım bir takım yapısı kurmak, aynı zamanda psikoloji ve motivasyon konuşmalarında daha geniş kitlelere ulaşmak en büyük hayalim.

Wyndham ile sponsorluk anlaşmanız var. Bu kapsamda nasıl bir iş birliğiniz var, biraz anlatır mısınız?

Wyndham ile iş birliğimiz benim için çok değerli. Kapadokya ve İstanbul Rallisi’nde konaklama sponsorum olarak bana ve co-pilotuma çok konforlu bir deneyim sağladılar. Ayrıca otellerdeki engelli odaları ve erişilebilirlik detaylarına gösterdikleri özen beni çok mutlu ediyor. Bu detayları sosyal medyada paylaşmak benim için manevi bir görev gibi. Konaklama, bir ralli pilotunun en önemli ihtiyaç kalemlerinden biri. Bu nedenle aldığımız destek hem maddi hem manevi olarak çok kıymetli.

Bir yanıt yazın