Alternatif tıbbın tüm dünyada yükselişe geçmesiyle doğru orantılı olarak kaplıcalar da yeniden revaçta.
Kaplıcalar açısından oldukça zengin bir ülkeyiz. Hem debi ve sıcaklıkları hem de çeşitli fiziksel ve kimyasal özellikleriyle öne çıkan ülkemiz kaplıcaları, eriyik maden değeri açısından yüksek, kükürt, radon ve tuz bakımından da oldukça zengin. Belli başlı kaplıcaları ve hangisinin hangi derde şifa olduğunu sizler için araştırdık.
BURSA: Romatizmaya da Ruha da İyi Geliyor
Yeşil bitki örtüsü ve bol oksijeni ile sağlık merkezi olan Bursa’da çok sayıda kaplıca yer alıyor. Bursa’daki kaplıcalar, başta sinir ve cilt olmak üzere, romatizmal rahatsızlıklar, kilo problemleri gibi sorunların ve çok sayıda rahatsızlığın çözümüne yardımcı oluyor. Bursa’da bulunan önemli kaplıcalardan bazıları şunlar:
Eski Kaplıca:
Kent merkezinde bulunan kaplıca suları Uludağ eteklerindeki bir çatlaktan geliyor. Yörede Çelikli adıyla anılan sular, çeşitli maden eriyikleriyle zengin kimyasal madenler, gazlar ve yüksek radyoaktivite içeriyor. Eski kaplıcanın şifalı suyu; sindirim yolu hastalıklarına, kadın hastalıklarına ve kalp-damar hastalıklarına faydalı.
Kara Mustafa Suyu:
Bursa-Mudanya Yolu üzerinde bulunan Kara Mustafa Hamamı’nın suyunun kaynağıdır. Hamama akan suların ikisi sıcak, biri soğuk. Suyun sıcaklığı 55 derece. Soğutulduğunda içilebiliyor. Çok berrak olduğu için Gümüşsuyu da deniliyor. Romatizma, nevralji, gut, egzama, kemik kırıklarında ve kadın hastalıklarında etkin şifa kaynağı.
Oylat Kaplıcaları:
Uludağ eteklerinde 840 metre yükseklikte yer alıyor. 40 derece kaynar Oylat suyu aynı zamanda soğutulduğunda içilebiliyor da.
YALOVA: Çamurla Gelen Şifa
Yalova’da kaplıcalar yoğun olarak Termal ve Armutlu bölgelerinde bulunuyor. Yalova’nın merkezine 11 kilometre uzaklıktaki Termal’de 6 tesis yer alıyor.
Diğer kaplıca cenneti Armutlu ise Yalova’ya 50 kilometre uzaklıkta. Su sıcaklığının 55-60 derece olduğu bölgede, otel, restoran, Türk hamamı, masaj salonları, jakuzi ve kapalı yüzme havuzu gibi alternatif sağlık üniteleri yer alıyor. Banyo ve içme kürlerine uygun olan kaplıca suları banyo, içme ve çamur olarak uygulandığı gibi, sudan çıkan gazların teneffüsü yoluyla da uygulanıyor.
Armutlu kaplıcaları, radyoaktivitesi yüksek kaplıcalar sınıfına giriyor. Kalp-damar hastalıklarında, ağır metalin vücuttan atılmasında, sinirler üzerinde, iltihabi hastalıklarda ve kadın hastalıklarında, yaraların iyileşmesinde, mide ve bağırsak hastalıklarında, karaciğerin düzenli çalışmasında, hormonların düzenlenmesinde ve idrar söktürücü olarak faydalarının olduğu biliniyor.
BOLU: Termal Turizm Merkezi
Bolu’da şifalı sular Küçük ve Büyük kaplıcalar olarak iki merkezde bulunuyor. Bolu Ovası’nın güneyinde, Karacasu mevkisinde ve Kuzey Anadolu fayına bağlı olarak oluşmuş iki kaynak yer alıyor. 1993 yılında “termal turizm merkezi” ilan edilen bölgede Termal Otel ve Sağlık Bakanlığı’na bağlı Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi de bulunuyor.
Büyük Kaplıca’nın su sıcaklığı 40-44 derece, Küçük Kaplıca’nınki ise 40-46 derece. Bolu kaplıcaları siyatik, böbrek hastalığı, kadın ve cilt hastalıklarında şifa sağlıyor.
AFYON: Kaplıcalar Şehri
Afyon, sahip olduğu çok sayıda termal kaynak ile romatizma, felç, farenjit ve deri iltihaplarına şifa dağıtıyor. Türkiye’nin kaplıcaları ile ünlü şehirlerinden biri de Afyon.
Sarıkaya Kaplıcası:
Sarıkaya ilçesindeki kaplıca 48 derece sıcaklıktaki suyu ile mevrit, nevralji, kronik romatizmal hastalıklar, kırık çıkık tedavisi, kadın hastalıkları gibi rahatsızlıklar için faydalı.
Gazlıgöl Kaplıcaları:
İhsaniye ilçesindeki kaplıcalardan, içme ve banyo tedavilerinde faydalanılıyor. Solunum yolları ve dolaşım sistemi rahatsızlık- larının tedavisine yardımcı olarak öneriliyor.
Boğazlıyan Bahariye Kaplıcası:
Boğazlıyan ilçesine 4.5 kilometre uzaklığındaki Bahariye köyü yakınlarında yer alıyor. 32 derece sıcaklıktaki su, kuyuların bulunduğu düzlükte 28 derece sıcaklığında bir de gölet oluşturuyor. Romatizmal hastalıklar, kırık çıkık tedavisi ve kadın hastalıkları için tavsiye ediliyor.
Hüdai Kaplıcaları:
Afyon-Antalya karayolu üzerinde yer alan kaplıcalar, özellikle çamur banyosuyla tanınıyor.
Yozgat: Kronik Hastalıklara Çare
Sorgun ilçesine 2 kilometre uzaklıkta yer alan kaplıca, Yozgat’taki diğer termal kaynaklara göre daha geniş bir alanı kaplıyor. Yıl içerisinde 50-61 derece arasında değişen Sorgun kaplıca suyunun ağrılar, kronik iltihaplı hastalıklar ve spazm benzeri hastalıkların tedavisine yardımcı olduğu biliniyor.
KÜTAHYA: Yoncalı ve Ilıca
Kütahya’nın iki ünlü kaplıcasından biri olan Yoncalı, şifa dağıtması kadar kuşaktan kuşağa anlatılan efsaneleriyle de ünlü.
Yoncalı:
Efsaneye göre, Anadolu Selçuklu Devleti Sultanlarından II. Alaaddin Keykubat’ın Gülümser Hatun adında hasta bir kızı varmış. Genç yaşında hastalanmış ve derdine bir türlü deva bulunamamış. Hastalıklı bir tilkinin Yoncalı’daki bataklıkta iyileştiğini görenlerin teklifi üzerine Gülümser Hatun’u sıcak suda yıkamışlar. Gülümser Hatun, hasta olarak getirildiği Yoncalı’dan sağlığına kavuşmuş olarak ayrılmış. Sultan II. Alaaddin Keykubat, başka insanların da şifa bulması için 1233 yılında Yoncalı’da havuzlu büyük bir hamam ve bir camii yaptırmış. Yoncalı Kaplıcası şehir merkezine 16 km. uzaklıktadır. Sıcaklığı 42 derecedir. Kireçlenme ve eklem romatizmaları, iltihabi eklem hastalıkları, yumuşak doku romatizmaları, nörolojik hastalıklar, travmatik ve spor rahatsızlıklarının tedavisine iyi geldiği biliniyor.
Ilıca:
Kütahya’nın kuzeyinde yer alan Ilıca Harlek Termalin suları 25 -43 derece. Kaplıcanın suları, romatizmal hastalıklar, kronik bel ağrısı, eklem hastalıkları, yumuşak doku hastalıkları, ortopedik hastalıklar, beyin ve sinir cerrahisi sonrası, genel stres bozukluğu ve spor yaralanmalarında tamamlayıcı tedavi unsuru olarak rağbet görüyor.
Suların kalsiyum ve florür iyonları ihtiva etmesi sebebi ile yaşlılarda kontrollü içme kürleri şeklinde kullanımı halinde kemik erimesinde yardımcı tedavi unsuru olarak kullanılmakta, ayrıca kadın hastalıkları, karaciğer yetersizlikleri, böbrek ve safra kesesi iltihaplarına da iyi geldiği bilinmektedir.
ANKARA: Kaplıcaların da Başkenti
Kızılcahamam Kaplıcaları:
Karaciğer, böbrek, mide ve kalp ve kan dolaşım hastalıklarına iyi geliyor. Kızılcahamam, Ayaş ve Haymana ilçelerinde etrafında çok sayıda otelin hizmet verdiği şifalı sular yer alıyor. 50-51 derece sıcaklığındaki bu suların karaciğer, böbrek, mide, bağırsak rahatsızlıkları, solunum yolları, deri hastalıkları, kalp ve kan dolaşım rahatsızlıkları, bazı kadın hastalıkları ve çocuk hastalıklarına iyi geldiği biliniyor. Kızılcahamam Kaplıcaları’nın tesisinde fizik tedavi enstitüsü de bulunuyor.
Ayaş Karakaya Kaplıcaları:
31 derece sıcaklığındaki su ile yapılan banyo, romatizma, siyatik, nevroloji, kadın hastalıklarına ve kırık çıkık tedavilerinde tercih ediliyor. Bu suyun içilmesi halinde ise mide, bağırsak, karaciğer, böbrek, safra kesesi ve baş ağrısı rahatsızlıklarına şifa olduğu söyleniyor.
Haymana Kaplıcaları:
45 derece sıcaklığı ile romatizma, deri, kalp ve kan dolaşımı, nevralji, solunum yolu, kadın hastalıkları, sinirsel ve kas yorgunluğu hastalıklarına iyi geliyor. İçildiği takdirde mide, karaciğer, safrakesesi ve pankreas üzerinde olumlu etki yapıyor.
BALIKESİR: Kaz Dağları’ndan Gelen Şifa
İstanbul’a sadece 3 saat uzaklıktaki Balıkesir’in Gönen, Edremit ve Susurluk ilçelerinde çok sayıda termal kaynak yer alıyor.
Edremit Güre Kaplıcaları:
Kaz Dağları’nın eteğinde yer alan kaplıcanın suyunun cilt hastalıkları, romatizmal hastalıklar, kadın hastalıkları, üst solunum yolları, astım, guatr, kireçlenmeler, sedef, böbrek taşı ve kumları ve karaciğer rahatsızlıklarına iyi geldiği biliniyor.
Susurluk – Kepekler Kaplıcası:
Bu suyun banyo tedavisiyle romatizma, kireçlenme, nevralji, nevrit, polinevrit, felçler ve kadın hastalıklarının iyileşme sürecinde olumlu sonuç alınıyor. Çamur banyosu ise romatizmal hastalıklara iyi geliyor.
Derman Kaplıcası:
56 derece sıcaklıktaki şifalı su romatizma, arterit, kadın hastalıklarının tedavisinde faydalı oluyor. İçilmesi halinde böbrek taşı rahatsızlıklarına da iyi geliyor.
UŞAK: Yüksek Rakımda Şifa
Uşak’ın Banaz ilçesinin 7 kilometre uzağındaki termal kaynaklara Hamamboğazı Şifalı Suları ismi veriliyor. Çam ağaçlarıyla kaplı olan kaplıca, deniz seviyesinden 1047 metre yükseklikte yer alıyor. Fiziksel, kimyasal ve bakteriyel analizleri yapılan 60 derece sıcaklığındaki Hamamboğazı Şifalı Suları’nın mide, karaciğer, bağırsak ve özellikle kronik romatizma hastalıklarına iyi geldiği biliniyor.
DENİZLİ: Pamukkale Kaplıcaları
Pamukkale kaplıcalarının 33-35.5 derece civarındaki şifalı termal suyu kalp hastalıklarının yanı sıra, damar sertliği, tansiyon, romatizma, deri, göz, raşitizm, felç, sinir ve damar hastalıklarına iyi gelmesi nedeniyle tercih ediliyor. Pamukkale kaplıcalarının suyu içilmesi durumunda ise, böbrek kum ve taşlarında, idrar yolu iltihaplarında etkili oluyor.
DİYARBAKIR: 48 Derecede 21 Kür
Diyarbakır’ın merkezine 90 kilometre uzaklıktaki Çermik kaplıcaları, nitelik bakımından dikkat çekiyor. Bu sular, iltihaplı romatizmalar, çocuk felçleri, nevrit, polinevrit, kadın hastalıkları sendromlarında; koklama ve serpintileme tedavisi, üst solunum yolları hastalıkları ve deri hastalıklarına iyi geliyor. 48 derece sıcaklığındaki sular için 21 kür tavsiye ediliyor.