UZAY SEFERLERİ BAŞLIYOR

2020, teknolojik yenilikler açısından heyecan verici bir yıl. Heyecanın dozunu anlatmak için, bu yılın tarihe, uzay yolculuklarının başladığı yıl olarak geçeceğini ve kuantum bilgisayarların günlük yaşama adapte olmaya başlayacağını söylemek bile yeterli olsa gerek.

Bu yıl, insanlığın uzay macerasında oyunun kurallarının değiştiğine tanıklık edeceğiz gibi görünüyor. Nitekim NASA, inşa ettiği iki uzay gemisiyle bu yıl mürettebat taşımaya başlayabileceğini açıkladı. Boeing’in CST-100 Starliner isimli gemisinin 2020 içerisinde ilk insanlı uçuşunu yapması ve Dünya yörüngesine yedi astronot götürmesi planlanıyor. SpaceX Dragon kapsülü de önümüzdeki aylarda nihai bazı testlerin ardından sonuçların olumlu olması halinde mürettebatlı bir yolculuk için hazır olacak.

Dünyaya çok uzak olmayan bazı noktalara seyahat için tasarlanan, özel girişimcilerce tasarlanan başka sistemlerin de olduğu, teknoloji dünyasında konuşulan konulardan biri. Amazon’un kurucusu milyarder iş adamı Jeff Bezos’un sahibi olduğu Blue Origin, New Shepard isimli roketiyle uzaya turist götürürse şaşırmamak gerekir.

UZAYA GİDEN İLK TURİSTLERDEN OLMAK İÇİN ŞİMDİDEN YÜZLERCE KİŞİNİN DUDAK UÇUKLATAN FİYATLARLA BİLET ALDIKLARI İDDİA EDİLİYOR.

İngiliz yatırımcı Richard Branson’ın bundan on yıl önce başlattığı uzay çalışmalarının bu yıl vuslata ereceği ve Branson’ın şirketi Virgin Galactic’in de 2020’de nihayet uzaya yolcu taşımaya başlayabileceği de güçlü olasılıklar arasında. Hatta Virgin Galactic’le uçuş yapmak için 600’den fazla kişinin şimdiden depozitlerini yatırdığı yazılıp çiziliyor. Bilet fiyatı ise fısıltı gazetesine göre kişi başı 250 bin dolar.

Uzun zamandır çalışılan uzay teknolojilerinde artık somut sonuçlar görmek mümkün olacak gibi görünse de tedbiri elden bırakmadan test sonuçlarını görmek ve tüm bu çabaların olumlu sonuçlanmasını dilemek gerekiyor belki de.

Uzay turizminin öncüsü özel girişimlerin başında Amazon’un kurucusu Bezos’un şirketi Blue Origin yer alıyor.

İKLİM KRİZİNİN TEKNOLOJİYE YANSIMALARI

Dünyanın dört bir yanında iklim krizinin aslında bir yok oluş süreci olduğuna dair seslerin yüksek çıkması, doğal olarak teknoloji şirketlerini de etkisi altına aldı. Kendini baskı altında hisseden sektörlerin başında da cep telefonu üreticileri geliyor.

Zira dünya genelinde 18 milyar civarında telefonun çöp olduğu belirtiliyor. 2019 yılında 1 milyar 300 bin yeni telefon satıldı ve satış rakamları sürekli yükseliyor. Bu rakamlar dünya bir teknoloji çöplüğüne dönüşmeden önce alarm çalmak için yeter de artar cinsten. Hal böyle olunca başta cep telefonu üreticileri olmak üzere, dayanıklı teknolojik eşyaların üreticileri sürdürülebilir teknolojilere yatırım yapmaya yöneliyor. Dolayısıyla 2020 aynı zamanda çevre dostu teknolojiler için de umut vaat ediyor.

Şimdiden cep telefonu hizmeti Vodafone, İngiltere’de 2023 yılına dek tüm şebekelerini sürdürülebilir enerji kaynakları yardımıyla çalıştıracağı vaadinde bulundu. İş toplantıları için dünyanın dört bir yanına uçakla seyahat etmek de bu yıldan itibaren gözle görülür şekilde azalacak iklim krizinin yansıması olarak. Dolayısıyla sanal toplantılar, daha fazla firmanın tercihi olacak gibi görünüyor

İklim krizi, en başta teknoloji şirketlerini, atıkların geri dönüşümü ve çevre dostu ürünler konusunda yatırıma yöneltiyor.

ROBOTİK SÜREÇ OTOMASYONU BU YILIN TEKNOLOJİK MANŞETİ. ARTIK DAHA FAZLA ALANDA YAPAY ZEKÂ İLE KARŞILAŞACAĞIZ.

ESNEK EKRANLAR HER YERDE

Cep telefonlarında esnek ekranlarla 2019’un Nisan ayında Samsung’un piyasaya sürdüğü ilk katlanabilir telefonlar sayesinde  tanıştık. Ancak ürün beklenen ilgiyi yakalayamadı, çünkü ilk kullanıcı testlerinde ekranların kırılabildiği şikâyetleri geldi. Şirket hızla yeni çözümler üretti ve geçtiğimiz eylülde yenilenmiş versiyonu piyasaya çıkardı. Arkasından Motorola’nın atağı geldi. Esnek ekranlı telefonların ilk nesli hayal kırıklıkları yaşatsa da bu yıl dünya çapında yaygınlaşması ve esnek ekranların diğer teknoloji ürünlerine de yayılması bekleniyor.

2019’un sonlarında cep telefonlarında tanıştığımız esnek ekranlar daha kaliteli versiyonlarıyla ve daha fazla uygulama alanında karşımıza çıkacak.

Nitekim Çin’in en büyük ikinci televizyon üreticisi TCL de 2020’de ilk katlanabilir mobil ürününü piyasaya süreceğini açıkladı. İddialara göre esnek ekranlara milyarlarca dolar yatırım yapan şirket, televizyon ekranlarını değişik formlarda ve her tür yüzeye monte edilebilecek şekilde geliştiriyor. Yine iddialara göre örneğin akıllı hoparlörlerin etrafını saran ya da buzdolabı kapaklarında büyük ekranlar söz konusu.

SÜPER SÜPER HIZ

2019’un sonu itibariyle 22 ülkede yaklaşık 40 şebeke 5G hizmete geçti. 2020’nin sonunda bu sayının iki katını aşması bekleniyor. 5G mobil internet bağlantısı süper hızlı indirme ve yükleme hızlarının yanı sıra daha kararlı bağlantılar sağlıyor. 5G, yalnızca hareket halindeyken filmleri ve müziği daha yüksek kalitede yayınlamayı sağlamakla kalmıyor, mobil ağların evlerimizde ve işletmelerimizde çalışan kablolu ağlardan bile daha kullanışlı olacağı anlamına geliyor. Şirketler, her yerde süper hızlı ve istikrarlı bir internet erişimine sahip olmanın ticari sonuçlarını şimdiden göz önünde bulundurmaya başladı bile. Artırılmış bant genişliğinin, makinelerin, sanal robotların ve özerk araçların her zamankinden daha fazla veri  toplamasını ve aktarmasını sağlayarak nesnelerin interneti ve akıllı makineler alanında yeni gelişmelere yol açması bekleniyor.

YAPAY ZEKÂ GÜNLÜK HAYATTA

Söz buraya gelmişken yapay zekâ, zamanımızın en önemli teknolojilerinden biri kuşkusuz. Yapay zekâ sayesinde artık şirketlerdeki pek çok rutin, öngörülebilir ve tekrar eden işler sanal robotlar tarafından yapılabiliyor. Çalışan davranışlarını taklit edebilen, otomasyon süreçlerini hızlandıran ve maliyet avantajı sağlayan yapay zekâ destekli yazılımlar şirketlere verimlilik sağlıyor. Robotik Süreç Otomasyonu olarak adlandırılan bu sistemler halen gelişimini sürdürüyor ancak 2020 yılında Robotik Süreç Otomasyonu daha fazla yaygınlaşacak ve şirketler dijital dönüşüm süreçlerini hızlandıracaklar, diye bir cümle kurmak falcılık olmasa gerek.

KUANTUM BİLGİSAYARLAR

Bu sayfalarda daha önce de dile getirdiğimiz gibi kuantum bilgisayarlar, Google’ın açıkladığı bilgilere göre en hızlı bilgisayarın 10 bin yılda tamamlayacağı bir görevi, 200 saniyede bitirme yeteneğine sahip artık. Bu göz kamaştırıcı ivmenin 2020’yle beraber kimya, tıp ve mühendislik gibi alanlarda devrim niteliğinde gelişmelere yansıyacağı da bu yılın yüksek beklentileri arasında sayılabilir.

Kuantum bilgisayarlar en hızlı bilgisayarın 10 bin yılda tamamlayacağı bir görevi, saniyeler içinde bitirebiliyor.