Anthaven sakinleri:
“O KOYDA YAŞAMAK ÇOCUKLUK HAYALİMDİ”

İlknur Sönmez’in çocukluğunun geçtiği bu cennet koydan her geçişte bir gün burada yaşama hayali kurarken, eşi Önder Sönmez bu hayallerini Ant Yapı gibi çok güven duydukları bir şirketle gerçekleştirebilince bir kat daha mutlu olduklarını söylüyor ve ekliyor: “Bu yüzden karar verirken hiç düşünmedik.”

Hitachi Vantara’nın Genel Müdürü Önder Sönmez ve IBM’de global iş ortaklarından sorumlu yönetici olarak çalışan İlknur Sönmez’in Ant Yapı’yla dostlukları yıllar öncesine dayanıyor. Şimdilerde New York’ta yaşayan ve Golden Sachs’ta bilişim mühendisi olarak çalışan kızları Lara’nın sörf tutkusu nedeniyle Port Alaçatı’da yıllar önce bir ev satın almışlar.

Kızının hayalini gerçekleştiren Önder Bey bu kez kendisinin de çok beğendiği bu koyda hayata geçecek bu projeyle eşinin gençliğinden beri kurduğu hayalleri gerçekleştirmek için Anthaven ile iletişime geçmiş.

“Her ne kadar burada bir yaşam hayali kurmak istesek de içten içe nasıl bir proje olacağı kaygısını da taşımak da olduğumuzdan aslında projenin Ant Yapı tarafından üstlenilmesi içimizi rahatlattı. Arazinin sahibi olan Murat Balkan Bey’i de tanıyınca hiç düşünmeden projede yer almak istedik.”

İlknur Hanım, “Ant Yapı’yı ben hep başka bir yere koyuyorum,” diye ekliyor. “Mehmet Bey yaptığı işe önem veriyor. Türkiye’de çok olamayabiliyor bu. Ne yapıyorsa doğru yapıyor. Ve bize güzel bir hayat verebilecek projeleri hayata geçiriyor. İçinde yaşarken de keyif alıyorsunuz o yüzden.”

Sönmez çifti çok çalışıyor, ama hayatı da ıskalamıyor. Yeni yerler, yeni insanlar, keyifli projeler onları genç tutuyor.
Sönmez çifti çok çalışıyor, ama hayatı da ıskalamıyor. Yeni yerler, yeni insanlar, keyifli projeler onları genç tutuyor.

MÜHENDİSLİK AİLE GELENEĞİ

Önder Bey İTÜ Elektrik mühendisliği mezunu. Mühendis bir aileden geliyor. Babası, amcaları, ikiz kardeşi, abisi de mühendis. “O yüzden belki de Mehmet Bey’i, Ant Yapı’yı çok seviyorum. O da mühendis. Hatta Mehmet Bey’in yaptığı işe de gayet yakınım. Çünkü yıllarca yazları, büyük endüstriyel tesis şantiyelerinde babamın yanında çalıştım.”

“BİZ YENİLİKLERİ SEVEN BİR AİLEYİZ. CESUR DÜŞÜNEBİLİYORUZ. ÜLKE DEĞİŞTİRMEKTEN DE FARKLI İŞLER YAPMAKTAN DA KORKMUYORUZ.”

Ankara’da doğmuş ve bir süre orada yaşamış Önder Bey, ama babasının işi dolayısıyla İzmir ve İstanbul da çocukluk anılarında önemli bir yer tutuyor.
İTÜ Elektrik Mühendisliğini kazandığında İlknur Hanım’la tanışmışlar. İş hayatına ise AEG’de, Siemens’te mühendis olarak başlamış. Bilişime merak sarınca da bilgisayar şirketlerinde müşteri temsilcisi olarak başlamış bu yeni kariyerine.

“Koç Unisys’te başladım, Amerikan şirketi Digital Türkiye’ye geçtim. Daha sonra aynı şirketin Kanada’daki operasyonuna geçtim. Kızımız da orada doğdu. Sonra Microsoft, EMC, Nokia filan derken şu anda Hitachi Vantara’da çalışıyorum.” 

“Üç boyutlu printer, quantum computer, makine öğrenmesi, yapay zekâ gibi gelişmelerin sonuçları inanılmaz.”
“Üç boyutlu printer, quantum computer, makine öğrenmesi, yapay zekâ gibi gelişmelerin sonuçları inanılmaz.”

BASKETBOL YILLARI

İlknur Sönmez de Ankara doğumlu eşi gibi, ama kendini Ankaralı saymıyor. O çok küçükken gelmişler İstanbul’a. “Beşiktaş Anadolu Lisesi, sonra da İTÜ’den mezun oldum. Ben biraz bilgisayar elektrik karışımı okudum. İşletme masterı yaptım. Sonra Önder gibi Siemens, Amerikan firmaları Compaq, Hewlett-Packard, Kanada’da Sharp, Merrill Lynch gibi firmalarda satış, profesyonel yöneticilik gibi pozisyonlarda bulundum.”  

Basketbolun İlknur Hanım’ın hayatında önemli bir rolü var. Öğrencilik yıllarından itibaren Galatasaray ve Beşiktaş’ta oynamış. Faruk Süren, Fehmi Sadıkoğlu gibi yöneticilerin desteği ile Galatasaray A takımı ve kız milli takımının kurulmasında emek vermiş.

Kızları Lara doğduğunda onun iyi bir eğitim almasına ve doğru bir insan olmasına odaklanmışlar. Robert Kolej, Duke University Bilgisayar ve Elektrik Mühendisliğinden mezun olan Lara, New York’ta yaşıyor, ama Alaçatı’ya, sörf için her sene  geliyor.
“Öyle güzel bir yatırım yapmışız ki, hep birlikte her sene keyfini çıkarabiliyoruz.” 

“YENİLİKLER KARŞISINDA CESURUZ”

Sönmez ailesi, Önder Bey’in deyimiyle yeniliklere açık bir aile. “Eşim de ben de kova burcuyuz. Ülke değiştirmekten korkmuyoruz, farklı işler yapmaktan korkmuyoruz. Biraz teknolojiyle ilgili çalışmakla da ilgisi olabilir. Çok farklı şeyler gördüğümüz için belki biraz daha cesur düşünebiliyoruz. Görmediğimiz yerlere gitmeyi seviyoruz. İstanbul biliyorsunuz tiyatro cenneti oldu, çok değişik oda tiyatrolarına gidiyoruz. Dolayısıyla her yenilik bizi çok heyecanlandırıyor. Yeni açılan bir restoran, yeni açılan bir müze…”

“Yemek yemeyi seviyoruz. Kayak yapmayı…” diye ekliyor İlknur Hanım. “Kızımız da öyle. Ata biner, yelken yapar, sörf yapar, sporla çok iç içe. Sergi, tiyatro gibi sanat faaliyetlerini kendi kızımda da görüyorum. O da geziyor.”

“Kurallar altüst oluyor,” diyor Önder Sönmez. “Tamamen değişiyor. Ben insanlığın çok daha iyi olacağını düşünüyorum.”
“Kurallar altüst oluyor,” diyor Önder Sönmez. “Tamamen değişiyor. Ben insanlığın çok daha iyi olacağını düşünüyorum.”


GELECEĞİN AYAK SESLERİ

Karşınızda bilişim sektörünün tam ortasında yer alan iki insan olunca, sohbet ister istemez teknolojiye geliyor. Teknolojinin dünyayı şaşırtıcı bir hızla değiştirdiği bir gerçek. Peki, ya geleceğin dünyası?.. Bu noktada sözü bir Önder Bey alıyor, bir İlknur Hanım. Baş döndürücü bir dünya tarifi yapıyorlar: Robotlar aslında hayatımızdalar ama yakında rutinden sayılacaklar, quantum bilgisayarlar sayesinde yıllara yayılan araştırmalar saniyelere indirgenecek ve kanser gibi hastalıklara çare bulunurken insanların eskiyen organları yedek parça gibi değiştirilecek. Bildiğimiz mesleklerin çoğu ortadan kalkacak. Çünkü yapay zekâ, sanal gerçeklik, robot yazılımlar, 3-boyutlu yazıcılar gibi teknolojiler girecek gündelik hayatımıza. Araba da basacak, organ da. Üretim süreçleri de bu üç boyutlu yazıcılar sayesinde bambaşka şekiller alacak. Belki de fabrikalara gerek kalmayacak.

“Uzun bir yaşama doğru gidiyoruz, ama bunun da bize neler getireceğini bilmiyoruz tabii,” diyor İlknur Hanım. Tüm bu göz alıcı gelişmelerin kötü ellerde korkutucu sonuçlar doğurabileceğini de unutmamak gerektiğini söylüyor. Bir de gençlerin hayatlarının sanal ortamlardan ibaret olmasını üzücü buluyor. Gençlerin daha fazla sosyalleşmesi gerektiğini söylüyor. 

Önder Bey ise daha iyimser. “Ben heyecanlıyım, ümitliyim. Bu değişimler genelde işe yarayacak.” Önder Bey son söz olarak da gençlere uyum sağlama yeteneklerini geliştirmelerini öneriyor. “Dünya altüst oluyor. Yeniliklere açık olmaları, önyargısız olmaları lazım.” 

Duke University Bilgisayar ve Elektrik Mühendisliğinden mezun olan Lara, New York’ta yaşıyor, ama Alaçatı’ya, sörf için her sene  geliyor.
Duke University Bilgisayar ve Elektrik Mühendisliğinden mezun olan Lara, New York’ta yaşıyor, ama Alaçatı’ya, sörf için her sene geliyor.