Mart ayı geliyor… Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış; insan hakları temelinde kadınların ekonomik, siyasi ve sosyal bilincin geliştirilmesine yönelik başarılarını vurgulamayı amaçlayan ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ kutlanacak. Hayatın her noktasında olan kadınlarımızı 8 Mart vesilesi ile bir kez daha hatırlayıp özel bir şekilde kutlayacağız…
Konuyu en güzel işleyen şairimiz Nazım Hikmet’in dediği gibi…
Kim der ki kadın
Uzun kış gecelerinde yatmak içindir.
Kim der ki kadın
Yeşil bir harman yerinde
Dokuz zilli köçek gibi oynatmak içindir.
Kim der ki ayalimdir,
Boynumda taşıdığım vebalimdir.
Kim der ki hamur yoğuran,
Kim der ki çocuk doğuran,
Ne o, ne bu, ne döşek, ne köçek,
Ne ayal, ne vebal.
O benim kollarım, bacaklarım, başımdır.
Yavrum, annem, karım, kız kardeşim.
Hayat arkadaşımdır.
Atamız da özetle ne güzel anlatmış: “Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir…”
Ve eklemiş, “Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur…”
“Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde Anadolu kadınının üstünde kadın mesaisi zikretmek imkânı yoktur ve dünyada hiçbir milletin kadını ‘Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim’ diyemez…”
Bu vesile ile Anadolu halkına verdiği azim, umut ve kararlılıkla Kurtuluş Savaşımızın meşalesini ateşleyen 18 Mart Çanakkale Savaşı’nda emperyalist güçlere karşı büyük bir zafer kazanan, kadın-erkek tüm kahramanlarımızı bir kez daha rahmetle anıyoruz.
“Kadın isterse…
Küçücük odaya bir sürü eşyayı, minicik kavanozlara renk renk reçelleri, bir su bardağına denizi…
Kol çantasına eczaneyi, bijuteriyi, aile resimlerini…
Bir şarkıya hıçkırıklarını, bir bakışa şehveti, bir dokunuşa şefkati sonra…
Bir yürüyüşe umursamazlığı, bir dudak büküşe dayanılmazlığı, bir gülüşe unutulmazlığı…
Bir sigaraya efkarını, bir kahveye sırlarını, bir susuşa çığlıklarını…
Bir erkeği bir ömür kalbine ve yatağına sığdırır, bir bebeği karnına ve tüm hayatına…
Kadın isterse her şeyi sığdırır da bir kendi sığmaz, sığdırılamaz nedense şu koca dünyaya…”
Burada da ne güzel anlatılmış… Hatta bizim de hep söylediğimiz gibi: “Bir kadın isterse ev alınır!” Gözlemlerimize göre, ev alma kararlarında durum genelde şöyle oluyor: “Erkek ne kadar isterse istesin bir kadın istemezse o ev alınmaz ya da erkek ne kadar istemezse istemesin, bir kadın isterse o ev alınır.” Bu sonucun değişmez bir Ant Yapı tecrübesi olduğunu bir kez daha vurguluyor ve tüm kadınlara saygı ve sevgilerimizi sunuyoruz.
Aslında hayatın her alanında başarılı olan kadınların erkekler üzerindeki etkilerini “Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır” ve “O başarılı erkeği de bir kadın yetiştirdi” sözleri ne güzel anlatır. Yine bir Kızılderili atasözünde şöyle denir: “Doğum yapan her şey dişidir. Kadınların ezelden beri bildiği kâinatın dengelerini erkekler de anlamaya başladıkları zaman dünya daha iyi bir dünya olmak üzere değişmeye başlamış olacaktır.”
Dünyayı yaşanabilecek bir yuva haline getirmek için emek ve zaman veren tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü “İyi ki varsınız” diyerek kutlar, esenlikler dileriz…
MEHMET OKAY
Yönetim Kurulu Üyesi